İLKE MALİ HUKUK DENETİM DANIŞMANLIK

" İlkelerimiz Bir, Dostluğumuz, Birlikteliğimiz Daim Olsun "
TEST AÇIKLAMASI TEST AÇIKLAMASI TEST AÇIKLAMASI TEST AÇIKLAMASI TEST AÇIKLAMASI TEST AÇIKLAMASI

12 Ekim 2012 Cuma / ATİLA KOÇER-Mali Hukuk Uzmanı

Listeye Dön

İBRAZI İSTENEN DEFTER VE BELGELERİN İNCELEME ELEMANINA YASAL SÜRESİNDE İBRAZ EDİLEMEMESİ

Defter belge teslim ve ibraz mecburiyeti 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 259. maddesinde belirtilmiştir. Vergi Müfettişleri, Vergi Müfettiş yardımcıları veya diğer inceleme birimlerince talep edilen defter ve belgeler yapılan incelemeler sonrasında düzenlenen raporların, rapor değerlendirme komisyonunda da mütalaasıyla herhangi bir suç unsuru teşkil etmesi halinde Vergi Dairesi Başkanlığı, Defterdarlık veya diğer birimler tarafından 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 367. maddesine ve 6009 sayılı Kanunun 13. maddesiyle yeniden yapılan düzenlemeler neticesinde (Bahse konu Kanun 10.07.2011 tarihinde yürürlüğe girmiştir.) Vergi Usul Kanununun 359. Maddesinde ki yazılı suçlar işlendiğine sair suretlerle ıttıla hasıl etmesiyle Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hemen ilgili Vergi Dairesi ve diğer birimlere 4353 sayılı Devlet Davalarının takibi usullerine dair Kanun Hükümleri gereğince bilgi verilerek, haberdar edilerek Kamu Davası açılır. Dava içeriğinde Vergi Usul Kanununa muhalefet suçuyla Vergi Usul Kanunu 359/b-1, TCK 43/1, 53/1 maddeleri uygulanarak açılan davalar neticesinde Ceza Mahkemelerince Davalar görülmekte olup dava sonuçlarında hükmün geri açıklanması, kararın ertelenmesi veya hapis cezası gibi kararlar verilmektedir. Ayrıca Vergi İdaresince düzenlenmiş olan raporlara istinaden Vergi Ziyaı Cezaları, Usulsüzlük Cezaları kesilmekte olup iddia edilen suç karşılığında da raporda tespit edilen yıl ve dönemlerle ilgili tüm Katma Değer Vergileri indirimi de reddedilmektedir. İdare tarafından uygulanan Vergi ve Cezalar için Vergi Mahkemelerin de Dava açılarak kazanılması halinde sadece maddi yönüyle olumlu bir durum yaratmakta olup ne yazık ki, Ceza Mahkemelerinde ki Davalarla ilgili etkili bir sonuç yaratamamaktadır. Kaçakçılık suçları ve cezaları 5728 sayılı Kanunun 276. Maddesiyle değişikliğe uğramış. Madde içeriğinde;

(a)Vergi Kanunlarına göre tutulan veya düzenlenen ve saklanma ibraz mecburiyeti bulunan;

1- Defter ve kayıtlarda hesap ve muhasebe hileleri yapanlar gerçek olmayan veya kayda konu işlemlerle ilgisi bulunmayan kişiler adına hesap açanlar defterlere kaydı gereken hesap ve işlemleri Vergi Matrahının azalması sonucunu doğuracak şekilde tamamen veya kısmen başka defter, belge veya değer kayıt ortamlarına kaydedenler

2- Defter, kayıt ve belgeleri tahrif edenler veya gizleyenler ya da muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenleyenler ve bu belgeleri kullananlar hakkında 03.07.2009 tarihi itibarıyla yürürlüğe giren 5904 sayılı Kanunun 23. Maddesine göre 18 aydan 3 yıla kadar hapis cezasına hükmolunur şeklindedir.

Defter ve belgelerin ibraz edememenin Kanuni sebeplerinden Vergi Usul Kanunu 13. Maddede ki Mücbir Sebepler maddesinde yer alan;

1-      Vergi ödevlerinden herhangi birinin yerine getirilmesine engel olacak şekilde ağır kaza, ağır hastalık ve tutukluluk

2-      Vergi ödevlerinin yerine getirilmesine engel olacak yangın, yer sarsıntısı ve su basması gibi afetler

3-      Kişinin iradesi dışında vukua gelen mecburi gaybubetler;

4-      Sahibinin iradesi dışındaki sebepler dolayısıyla defter ve vesikaların elinden çıkmış bulunması gibi hallerdir.

Mücbir sebep hallerinde bahse konu 1. ve 2. madde Resmi belge ve bilgilerle ispatlanabilmekte olup 3. ve 4. madde de yer alan (3) Kişinin iradesi dışında vukua gelen mecburi gaybubetler (4) Sahibinin iradesi dışındaki sebepler dolayısıyla defter ve vesikaların elinden çıkmış bulunmasının ne şekilde ispatlanacağı veya incelemeyi yapanlarca hangi sebeplerden dolayı kabul veya reddedileceği konusunda net bir açıklama bulunmamaktadır. Burada bir konuyu önemle incelemekte ve ayırmakta fayda bulunmaktadır. Defter ve belgelerini süresinde ibraz edemeyen Mücbir Sebeplerde ki 1. ve 2. maddenin dışında çeşitli sebepler sunan fakat bu sebepleri kabul edilmeyen defter ve belgelerini verilen süre sonrasında elde ederek incelemeye sunmak isteyen mükelleflerin bu isteklerinin kabul edilmemesi ve bunun sonucunda da defter belge teslim etmediği sonucuyla haklarında rapor düzenlenerek bu suçu bilerek işleyenlerle bazı sebeplerden dolayı Yasal süreleri içerisinde yerine getiremeyenlere aynı suç ve cezalar uygulanmaktadır. Danıştay’ın inceleme elemanına Yasal süresi içerisinde ibraz edilemeyen defter ve belgelerin daha sonra Mahkemeye sunularak Mahkeme tarafından gerekli incelemelerin yapılabilmesi için Vergi Dairelerine haber verilmesi veya defter belgeler üzerinde tayin edilen bilirkişilerin incelemeler yaparak düzenlemiş olduğu raporlar neticesinde Mahkemelerin karar vermesi gerektiği konusunda çok sayıda kararı bulunmasına rağmen çoğunlukta bu konu dikkate alınmamaktadır. Özgürlükler maddi, manevi, ceza olarak (Hapis Cezası-Para Cezası) sınırlandırılırken çok daha dikkatli adil ve gerekli incelemeler yapılarak karar verilmelidir. Soyut ifadeler içeren hatalı eksik raporlara dayandırılan ve tüm bu iddialar ve yönlendirmeler sonucu verilecek her kararın Hukuk kurallarıyla uyumluluk içerisinde olması gerekmektedir. Defter belge teslim etmemek veya gizlemek suçunda öncelikle bir çıkar olup olmadığı konusunun incelenmesi göz önünde bulundurulmalıdır. Her ne kadar defterlerin teslim edilememesiyle ilgili inceleme elemanlarınca sağlıklı bir Vergi incelemesi yapılamayacağı açık olsa da dönemlere ilişkin Gelir Vergisi, Katma Değer Vergisi ve diğer vergilerin yeniden hesaplanabilmesi bu vergilerin tarh edilebilmesi ve bir takım cezalar kesilmesi pekâlâ mümkündür. Verilen beyannameler, formlar (BA-BS) ve diğer belgeler internet ortamında verildiğinden Gelir İdaresi Başkanlığı’nın sistemlerinde kayıtlı olup istenildiği takdirde inceleme elemanlarınca kolaylıkla elde edilebilecek konumdur. İnceleme yönetmeliğine göre mükellef lehine doğabilecek en küçük ayrıntının bile göz önüne alınarak incelemelerin bu yönde yapılmasına yer verilmişken genellikle bu konu üzerinde durulmadan raporlar düzenlenmekte ve suç duyurularında bulunulmaktadırlar. Yargı kararları ile tespit edilmesi gereken konunun idari bir tasarrufla incelenme elemanlarının belirttiğimiz şekilde yapmış oldukları incelemeler neticesinde bir takım Takdir kararlarını da kullanılarak karar verilmesi Hukuk Devleti ilkesiyle bağdaşmamaktadır. Netice itibarıyla defter belge teslim edilmediği dolayısıyla kaçakçılık suçları veya Vergi Ziyaı ile ilgili suçların soyut ifadelere göre değil somut ifadelere göre değerlendirilmesi İddia edilen eylemle ilgili Hazinenin, Devletin zarar niteliğinin saptanması ve bunun içinde gerekli incelemelerin yapılması sonuçların bu çerçevede değerlendirilerek karara varılması şüphesiz ki adil bir yoldur. ‘’DİKKATE ALINMASI GEREKEN EN ÖNEMLİ KONU DEFTER VE BELGELERİNİ YASAL SÜRESİ İÇERİSİNDE İBRAZ EDEMEYENLERİN DAHA SONRA TESLİM ETMEK İSTEMELERİ VE BU TESLİMLERİYLE İLGİLİ HERHANGİ BİR ÇIKAR SAĞLAMALARI MÜMKÜN OLMAYACAĞI (VERİLEN BEYANNAMELER VE FORMLAR TESPİTLİ OLDUĞU İÇİN) BU TESLİMLERİNİNDE DEĞERLENDİRİLEREK İNCELEME YAPILMASI VE BU İNCELEME SONUCUNDA KARAR VERİLMESİ KONUSUNDA DANIŞTAY DA VE YARGITAY DA BİRÇOK EMSAL KARARIN BULUNDUĞU DA GÖZ ÖNÜNE ALINMALIDIR.’’                                                       

                                                                                                      12.10.2012

                                                                             İLKE MALİ HUKUK-ATİLA KOÇER